27 Kasım 2017 Pazartesi

Keşke marka göstermeye çalıştığınız kadar insanlığınızı göstermeye çalışsanız...

Bazı insanlara gerçekten çok acıyorum ya arkadaşlar sizin hayatınızda arabanızın, ayakkabı ve çantanızın markasından başka bir şey yok mu gerçekten? Çok merak ediyorum neyi ıspatlamaya çalışıyorsunuz? Ya tamam kabul insanı bir ayakkabı bir çanta yada bir araba mutlu edebilir evet ama bunu bu kadar gündeminize oturtmak bilemiyorum ne kadar doğru. Valla artık ancak gülebiliyorum. Kız fotoğraf çekiyor işte arkadaşlarıyla kahve sohbet muhabbet falan güya ama arkadan o Michael Kors yada Burberry çantası illa gözükecek. Kız niye boşu boşuna numara yapıyorsun direk çek koy aldığın fiyatı falanda yaz daha iyi. Biz anlıyoruz senin olayını yani boşuna kasma. Hele bazıları var Chanel çanta takıyor ama metrobüse binerken akbiliyle öğrenci basıyor siz nasıl bir sürümsünüz ya kız o çantayı takanın metrobüste ne işi var? Çakmacı seni. Bir de çantayı öyle bir özgüvenle taşırlar ki vallahi orjinalini takan öyle özgüvenle taşıyamaz. Bugün bir karikatür gördüm keşke koysaydım buraya buna çok güzel bir örnek olurdu. Karikatürde saatiyle arabanın direksiyonunu çekmeye çalışan erkekler bunu arabaya para verip kiralayarak yapıyordu sırf hava atabilmek için. Ulan bir günde gidin bir çocuk sevindirin, hayır kurumlarına bağış yapın ne biliyim. Bi kere de bunu yapıp atında biz utanalım. Bunlar hep görmemişlik ve maalesef görmemişliğinde çaresi yok. O tip insanlar aynıdır ve asla değişmezler. Hangi okula, hangi ülkeye, hangi topluma giderlerse gitsinler. Yani ne biliyim arkadaşlar keşke marka göstermeye çalıştığınız kadar insanlığınızı göstermeye çalışssanızda bizde biraz utansak.

Bana çok Black Friday anneciiiiiimmmm

Black friday hunharca alışveriş yapılan, böbreklerin kasada kaldığı, üç yetimin hakkının kızların makyaj malzemelerine hiç acımadan verildiği, mağazaların meydan muharrebesine döndüğü, anaların babaların ve en çokta sevgililerinin peşinden sürüklenen erkeklerin için için ağladığı bir gün... Ben bu çılgınlıktan sadece bir gün önce haberdar olduğumdan maalesef bu amansız savaşa çok hazırlıksız yakalandım. Çünkü bilmiyordum ve çoktan bir sürü alışveriş yapıp tüm paramı harcamış, kredi kartımın dibini görmüş, kenarda yalnızca soğuk bir su parası bırakmıştım. Anlayacağınız bana bayağı bir Black Friday olmuştu. ANCAK bir prenses asla tam olarak çaresiz değidir dedim kendime ve hemen Bababank'a başvurdum geri ödemesiz prenses kredisi çıkarttırdım ve bu zorlu mücadeleyi hasarsız atlattım. Yani o mağazaların önünden ciğerine bakan kedi gibi geçmek, yanımdayken dokunamamak bende ciddi hasarlara sebep olurdu. Kız olmak vallahi zor ya hayır ben bedensel kısımlarını geçtim bu işin biz ruhsal olarak ciddi sıkıntılar yaşıyoruz. Ponçik kalbimizi alamadığımız bir kıyafet bile ne kadar derinden yaralıyor bilemezsiniz.

22 Kasım 2017 Çarşamba

Ah Yalın ah bari sen yapmasaydın..

Hatırlar mısınız bilmem yıl 2005 Yalın "Bir bakmışsın" diye bir şarkı çıkardı. Ay çıkardı ney se sanki şarkıyı çıkartırken yanındaydımda bana fikrimi sordu "Ya sence nasıl bu şarkı tutar mı?" diye hahahahaha. Tabi Yalın'da genç o zamanlar minnoş bir şarkıcı elinde gitarı bağıra bağıra söylüyor "Güvenme o kadar aşkıma hiç öyle sağlamda değilsin, titrerim kendi üstüme benden değerli değilsiiin..." Bizde bir Yalın sever olarak güvendik ona platoniklerimize dedik ki pardon sen kimsin yani (bu arada ben 8 yaşındaydım :D) ve bağırmaya başladık: "Bir bakmışsııııın ben yokmuşum üzülmeye doymuşuuum isyanımı yola koyup hayatından kaybolmuşumm..." Buraya kadar her şey güzeldi de 2015'te yine Yalın "Bir bahar akşamı" şarkısını çıkardı film orda koptu. Bu sefer de "Bir bahar akşamı sen diye öldüm ben" dedi. Yalın bir şey sormak istiyorum. O 10 yılda ne yaşadın anlatsana biraz? Hani senden değerli değildi? Hani kendi üstüne titrerdin? Hani yoktun? Hani kaybolmuştun? Yalın sen bunu yaptıysan bu gençlik napsın ha? Ölsün mü bu gençler? Hiç düşünmüyosun hiç.. Ben gerçek bir Yalın sever olarak gönül koydum haberin olsun. Oysa ki ben buz gibi bir havada konserine gelip telefonumun şarjı bitene kadar flaş tutmuştum ve şarkılarını bağırarak söylemekten hasta olmuştum..